12 Sene Karşılıksız Sevmek

12 Sene Karşılıksız Sevmek

12 sene karşılıksız bir kişiyi sevebilir misiniz?  Sesinizi duyar gibiyim ‘Adeta bu bir saçmalık der gibisiniz. Haklı yönleriniz olabilir ama benimde kendimce haklı olan yönlerim var. Mesela onu kalpten duyduğum ve ondan hiçbir karşılık beklemeden sessizce ve haberi olmadan ona olan aşkımı sürdürebilmem evet benim savunmam bu ama sizin ‘Çok saçma insan bu kadar da platonik aşık olmaz dediğinizi’ duyuyorum.

Evet haklısınız aslında düşününce ama insan sevince bir de sevgisi masum temiz olunca kıyamıyor ne olursa olsun sevdasına sonrasında kız arkadaşım olmadı mı oldu birkaç defa çok da değil aslında onları onun gibi hiç sevemedim zaten çok gitmeden ilgi görmedikleri için çekip gittiler. Derler ya ilkler unutulmaz diye çok haklılar ilkler hiçbir zaman unutulmuyor. İnsanın yanındaki değil aklındakiymiş sevdiği çok doğru demişler. Şunu da belirteyim ta 7 yaşımdan beri sevdim 19 yaşıma kadar ne olursa olsun bıkmadan usanmadan sevdim.

Ta ki bir gün beni çağırıp biraz konuşabilir miyiz dediği ana kadar. ‘Gelir misin dedi’ bana dedim sen iste yeter ki (tabi bunu içimden dedim ). Başladık okulun bahçesinde yan yana yürümeye beni görseniz o kadar sevinçliyim ki iyi bir şey söyleyecek diye kalbim yerinden fırlayacak gibi atıyor ama onda tık yok. Neyse başladı konuşmaya ilk sözünü söyler söylemez başımdan aşağı kaynar sular döküldü. İlk sözü şuydu hiç unutmam o klişe cümle ‘Şey neden bana çıkma teklifi edip duruyorsun ben seninle böyle bir şey düşünmüyorum ama sen ısrarla ediyorsun teklif bana dedi. Bütün sevincim kursağımda düğüm oldu kaldı ne tepki vereceğimi bilemedim.

Ben kendimden geçmiş kulaklarım çınlamalar içinde onu yarı duyar yarı duymaz gibiydim. Devam etti sözlerine işte o sözlerle yıkım devam ediyordu. Çok iyi birisin arkadaş olarak çok değerli ve kıymetlisin seni arkadaş olarak çok seviyorum ama daha fazlası olamaz olmaz dedi. İşte son darbeyi de yemiştim. Hiçbir şey diyemedim dedim ya boğazıma düğüm oldu her şey boğazımın acıdığını hissettim öylece sustum. Bana bağırdı ‘susma lütfen konuş’ diye ve ekledi ‘kız bağır çağır dedi bana yeter ki konuş’ dedi. ‘Senin yerinde olsam ağzıma geleni söylerdim’ dedi.

Zor da olsa ağzımdan çıkan şuydu ‘insan sevdiğine kıyamaz insan sevdiğine nasıl bağırır çağırır bırak bağırmayı ben sana sesimi yükseltmeye bile kıyamam’. ‘Ben seni seviyorum ve seveceğim sen sevmesen de’ dedim. Burada boynuma sarılmasını düşünenler çıkabilir mutlu sonla bitmesini dileyip ama o peki dedi ve arkasına bakmadan gitti. Ben öylece birkaç dakika orada kaldım şaşkındım üzgündüm dünya başıma yıkılmıştı. Sonraki süreçte birkaç gün sonra okul mezuniyeti için okulda hazırlıklar yapılıyordu bende arkadaşlarla oturmuş sohbet ediyorduk eğlenceler başladı yenildi içildi ve akşamüzeri olmuştu herkes dağılmaya başladı bende yavaştan eve gitmek için yola koyuldum.

Yürürken tam okulun çıkışının orda sol tarafta ağaçların altında bir de bank vardı genellikler sevgililer orayı tercih ederdi tenha diye işte dedim ya sevgililer diye bir de baktım ne göreyim benim sevdiğim hoşlandığım kız adamın biriyle oturuyor ve adam kolunu omzuna atmış kendine çekiyor. İşte bir kez daha dünya başıma yıkılıyordu öyle bir yıkımdı ki bu kendimden geçtim biraz öyle kaldım ve sonra ister istemez yoluma devam ettim. Eve vardım kendi kendime ‘dedim senin görmeye kıyamadığın görünce dilinin tutulup konuşamadığın sevdiğin kız bak ne hallerde sen onu bir dakika bile aklından çıkarma sen onun umurunda bile değilsin unut unu diye kendi kendime dövündüm durdum.

Ve orada bir karar almıştım kendimi onun için heder etmeyecek üzmeyecektim. Tabi karar aldım ama ne kadar uyguladım bilemiyorum. Onun da takdirini size bırakıyorum. Sevip sevilin ve sizi sevip değer veren kişilerle devam edin hayatınıza yoksa bir şeyleri yaşamak için çok geç kalabiliyorsunuz. Benim gibi…

0 YORUMLAR

    Bu KONUYA henüz yorum yapılmamış. İlk yorumu sen yaz...
YORUM YAZ